ATTİLA İLHAN – ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ
Okuyucu Bir Attila İlhan klasiği olan bu şiiri her okuduğunda, sanki bir tiyatro eseri okumuşçasına zihninde canlandırır tüm satırları. Hatta okuyucu der ki; “Şimdi dayanamayacak. Silahı çıkartacak ve bitirecek şiiri.” O sırada da şiir biter zaten.
Aslında şair bir çok insanın yaşadığı bir durumu dile getiriyor şiirinde: “Sevgilisi olan birine sevdalanmak!” İnsan duygularına söz geçiremez ya bazen… Düşünsenize! Her gün gördüğünüz, yanınızdan geçen birini seviyorsunuz. Hatta bu kişi belki de yakın arkadaşınız. Aslında Çok yakın, ama yıldızlar kadar uzak. Hatta sevgilisiyle kavga ettiğinde gelip derdini size anlatıyor. Siz de onun derdine ortak olup onu teselli ediyorsunuz. Siz yüreğinize taş basıyorsunuz, o da sevgilisine geri dönüyor.
İşte bu şiir, yukarıdaki “siz”in, yani üçüncü şahsın, sadece yüreğine taş basmakla kalmayıp şiirini de yazmasıyla ortaya çıkmış. Çoğu insan böyle bir durumda yüreğine taş basmakla yetinir ama şairler şiirini de yazar. Bize de yıllar boyu böyle duygulanmak düşer.
İnsan bu şiiri okuyunca düşünmeden edemiyor. “Bir şiire bu kadar uygun bir isim verilebilir mi?” diye. Verilebilirmiş demek.
Arabeskin sınırlarında dolaşan şiir, ona hiç bulaşmadan sarsar okuyucusunu. Şiirde ikinci şahsa olan nefreti iliklerimize kadar hissederiz ve şiir kendisini okuyan herkesi üçüncü şahsa dönüştürüverir. Attila İlhan – Üçüncü Şahsın Şiiri